Toplam 7 Sayfadan 1. Sayfa 123 ... SonuncuSonuncu
Toplam 34 sonuçtan 1 ile 5 arasındakiler gösteriliyor.
  1. #1
    Webmaster [JW] isimli üyenin avatarı
    Üyelik Tarihi
    August 2008
    Mesajlar
    10,155

    Mevlid Kandiliniz Kutlu olsun...

    Arkadaşlar bildiğiniz gibi bugün sevgili Peygamberimiz'in (s.a.v) doğum günü. Dolayısıyla hepinizin Mevlid Kandilini en içten dileklerimle kutluyorum. Allah dua edenlerin duasını, ibadet edenlerin de tüm ibadetlerini kabul etsin..

    Ayrıca bu gün vesilesiyle Mevlid Kandili nedir, tekrar hatırlayalım...



    KUTLU DOĞUM VE MEVLİD KANDİLİ

    Hayatın gayesi, yaratılışın mânâsı silinmiş, yok olmuştu. Her şey mânâsız başıboşluk ve hüzün örtülerine bürünmüştü.

    Ruhlar bir şey bekliyor, bir nurun zulmet perdesini yırtmasını içten içe hissediyordu.

    O vahşet devrinde kâinat ufkundan bir güneş doğdu. Bu güneş âhirzaman Peygamberi Hz. Muhammed Aleyhissalâtü Vesselam idi. Tarihin seyrini, hayatın akışını değiştiren bu eşsiz olay, dünyayı yerinden sarsan değişimlerin en büyüğü idi.

    İşte insanlığın akıl ve kalbinde düğümlenen "Necisin, nereden geliyorsun, nereye gidiyorsun?" sorularını, düğümlerini çözüp kâinatın Sahibini ilân ve ispat edecek bir zatın teşrifi sadece insanların ruh ve kalbinde değil, diğer varlıklarda, hattâ cansız eşyada bile yansımasını bulacaktı.

    Doğudan batıya bütün âlemin nurlara büründüğü, İlâhi değişimin tecelli ettiği o gece neler oldu neler?

    Yahudi ileri gelenleri ve âlimleri kitaplarında daha önce rastladıkları işaret ve müjdelerin açığa çıktığını gördüler. Kimsenin haberi olmadan en önce onlar bu müjdeyi verdiler

    O gece Yahudi âlimleri semâya bakıp "Bu yıldızın doğduğu gece Ahmed doğmuştur" dediler. (1)

    Bir Yahudi ileri geleni Mekke'de Peygamberimizin doğduğu gece, içlerinde Hişam ve Velid bin Muğire, Utbe bin Rabia gibi Kureyş ileri gelenlerinin bulunduğu bir toplantıda,

    "Bu gece sizlerden birinin çocuğu oldu mu?" diye sordu.

    "Bilmiyoruz" diye cevap verdiler.

    Yahudi, "Vallahi sizin bu ihmalinizden iğreniyorum!

    "Bakın, ey Kureyş topluluğu, size ne söylüyorum, iyi dinleyin. Bu gece, bu ümmetin en son peygamberi Ahmed doğdu. Eğer yanlışım varsa, Filistin'in kudsiyetini inkâr etmiş olayım. Evet, onun iki küreği arasında kırmızımtırak, üzerinde tüyler bulunan bir ben var" dedi.

    Toplantıda bulunanlar Yahudinin sözünden hayrete düştüler ve dağıldılar. Her birisi evlerine döndüğünde bu durumu ev halkına anlattılar. "Bu gece Abdülmuttalib'in oğlu Abdullah'ın bir oğlu doğdu. Adını Muhammed koydular" haberini aldılar.

    Ertesi gün Yahudiye vardılar:

    "Bahsettiğin çocuğun bizim aramızda dünyaya geldiğini duydun mu?" dediler.

    Yahudi "Onun doğumu benim size haber verdiğimden önce midir, sonra mıdır?" dedi.

    Onlar, "Öncedir ve ismi Ahmed'dir" dediler.

    Yahudi, "Beni ona götürün" dedi.

    Yahudi ile beraber kalkıp Hz. Âmine'nin evine gittiler, içeri girdiler.

    Pegamberimizi Yahudinin yanına çıkardılar. Yahudi Peygamberimizin sırtındaki beni görünce, üzerine baygınlık geldi, fenalaştı. Kendine gelip ayıldığı sırada,

    "Ne oldu sana, yazıklar olsun" dediler.

    Yahudi, "Artık İsrail oğullarından peygamberlik gitti. Ellerinden kitap da gitti. Artık Yahudi âlimlerinin kıymet ve itibarları da kalmadı. Araplar peygamberleriyle kurtuluşa ereceklerdir.

    "Ey Kureyş topluluğu, ferahladınız mı? Vallahi size, doğudan batıya kadar ulaşacak bir güç, kuvvet ve bir üstünlük verilecektir" dedi. (2)

    Kâinatın Efendisini dünyaya getiren bahtiyar annenin henüz dünyaya gelmeden görüp gördükleri çok manalıydı..

    Peygamber Efendimize hamileyken rüyasında, "Sen, insanların en hayırlısına ve bu ümmetin efendisine hamile oldun. Onu dünyaya getirdiğin zaman 'Her hasetçinin şerrinden koruması için bir ve tek olana sığınırım' de, sonra ona Ahmed yahut Muhammed ismini ver."

    Yine kendisinden çıkan bir nurun aydınlığında bütün doğuyu ve batıyı, Şam ve Busra saray ve çarşılarını, hattâ Busra'daki develerin uzanan boyunlarını gördüğünü Abdülmüttalib'e anlatmıştı.(3)

    Aynı gece Hz. Amine'nin yanında bulunan Osman ibn As'in annesinin gördükleri de şöyle:

    "O gece evin içi nurla doldu, yıldızların sanki üzerimize dökülecekmiş gibi sarktıklarını gördük." (4)

    Evet bu ulvî anı dile getiren Mevlid'in yazarı Süleyman Çelebi bütün bu hakikatleri şu beytiyle şiirleştirmiştir:

    "Hem Muhammed gelmesi oldu yakın

    Çok alâmetler belirdi gelmedin"

    Rabiülevvel ayının 12. Pazartesi gecesi, yapılan hesaplamalara göre, Miladi takvime göre 20 Nisan'a denk gelen gece idi.

    Dünyayı şereflendiren iki Cihan Serverinin üzerini o günün bir âdeti olarak bir çanakla kapattılar.

    Araplara göre o zaman, gece doğan çocuğun üzerine bir çanak koymak ve gündüz olmadan ona bakmamak âdetti. Fakat bir de baktılar ki, Peygamber Efendimizin üzerine konulan çanak yarılarak ikiye ayrılmış, Efendimiz gözlerini gökyüzüne dikmiş, başparmağını emiyordu. (5)

    Evet, bu işaret her türlü küfrün, zulmün, şirkin ve her türlü bâtıl inanç ve âdetlerin parçalanıp yok olması, imanın, nurun ve hidâyetin kâinatı aydınlatması için gönderilmiş bir Peygamber idi.

    Aynı gece Kabe'de tapılmakta olan cansız putların çoğunun baş aşağı devrildiği görüldü.
    Aynı gece Kisra sarayının beşik gibi sallanıp on dört balkonunun parçalanıp yerlere düştüğü öğrenildi.

    Sava'da mukaddes tanınan gölün suyunun çekilip gittiği görüldü.

    Bin senedir yakılan ve söndürülmeyen Mecusi ateşinin sönüverdiği müşahede edildi.

    Bütün bunlar işaret ve alamettir ki, yeni dünyaya gelen zat ateşe tapmayı, puta tapmayı kaldırıp, Fars saltanatını parçalayarak Allah'ın izni olmadan kutsal tanınan şeylerin kutsallığını ortadan kaldıracaktır. (6)

    İşte bu geceye Veladet-i Nebi gecesi diyor ve onun bütün kalbimizle, ruhumuzla her sene yeniden yâd edip kutluyoruz. Bütün kâinatla bu geceyi karşılayarak onun âleme teşrifine kıyam ediyoruz.

    Getirdiği ebedi nura, açtığı saadet caddesine ve sünnet-i seniyyesine yeniden sımsıkı sarılmak ve Mevlid Kandilini vesile ederek ona yeniden bîatimizi, bağlılığımızı tazelemek ne yüce bir şeref ve ne büyük bir saadettir.

    Yüce Rabbim bizleri sevgili Resulünün şefaatine nail eylesin.

    KAYNAK

  2. #2
    Tecrübeli Üye
    Üyelik Tarihi
    April 2009
    Mesajlar
    276

    Ynt: Mevlid Kandiliniz Kutlu olsun...

    Cok guzel bi konu..Arada sirada boyle seyleri hatirlamakta fayda var;) eline saglik:)

  3. #3
    Hiperaktif Üye aresblade isimli üyenin avatarı
    Üyelik Tarihi
    January 2009
    Bulunduğu Yer
    Iskenderun, Hatay, Turkey,
    Mesajlar
    2,000

    Ynt: Mevlid Kandiliniz Kutlu olsun...

    Allah razı olsun, cemil cümle müslümanların.
    Lütfen yardım için konu açmadan önce buraları inceleyiniz:
    [/CENTER]

  4. #4
    Altın Üye james_kad isimli üyenin avatarı
    Üyelik Tarihi
    November 2008
    Bulunduğu Yer
    İstanbul
    Mesajlar
    2,095

    Ynt: Mevlid Kandiliniz Kutlu olsun...

    Amin..

    Hayırlı kandiller

  5. #5
    Yasaklandı
    Üyelik Tarihi
    June 2009
    Bulunduğu Yer
    İstanbul
    Mesajlar
    1,260

    Ynt: Mevlid Kandiliniz Kutlu olsun...


Konu Bilgisi

Users Browsing this Thread

Şu anda 1 kişi bu konuyu okuyor. (0 kayıtlı üye ve 1 misafir.)

Benzer Konular

  1. Ramazan Bayramınız Kutlu Olsun
    Konuyu Açan: XANTHE, Forum: Serbest Kürsü.
    Cevap: 18
    Son Mesaj : 30-08-2011, 15:46
  2. Herkesin Yeni Yılı Kutlu Olsun!
    Konuyu Açan: GKTG, Forum: Serbest Kürsü.
    Cevap: 10
    Son Mesaj : 01-01-2011, 00:02
  3. Berat Kandiliniz Kutlu olsun
    Konuyu Açan: salgurbey, Forum: Serbest Kürsü.
    Cevap: 7
    Son Mesaj : 26-07-2010, 20:38
  4. Dirsehan TÜR Doğum Günün Kutlu OLSUN..
    Konuyu Açan: MeTaL, Forum: Serbest Kürsü.
    Cevap: 11
    Son Mesaj : 22-05-2010, 13:56
  5. Cumhuriyet'in 86.'ıncı Yılı Kutlu Olsun !!!
    Konuyu Açan: SaTuSa, Forum: Serbest Kürsü.
    Cevap: 10
    Son Mesaj : 30-10-2009, 16:20

Yetkileriniz

  • Konu açma yetkiniz yok.
  • Cevap yazma yetkiniz yok.
  • Eklenti yükleme yetkiniz yok.
  • Mesajınızı değiştirme yetkiniz yok.
  •